Kedilerde Gözün önüne Perde inmesi 3. Gözün önüne Perde inmesi Kedilerde üçüncü göz kapağının, gözleri…
Kedilerde FIP Hastalığı – (Kedi Enfeksiyöz Peritonit) Kedi Korona
Kedilerin enfeksiyöz peritonitisi (FIP) kedi corona viruslarının (FCoV) neden olduğu bir enfeksiyondur. Prognozu iyi olmayan ölümcül bir hastalıktır. Genç kedilerde daha sık görülür. Sokakta yaşayan kedilerin %30’u bu virüs ile enfektedir. Bu hastalık ilk olarak 1963’te bir ev kedisinde tespit edilmiştir.
FIP Bulaşma ve Prognoz
Virus kediler arasında dışkı ya da salyanın oral ve nazal dokulara bulaşması ile yayılır. Enfekte kediler tarafından virus yayılımı 2 ay kadar devam eder. Enterik enfeksiyonun bulaşmasında idrar ve dışkı kaplarının etkin olduğu düşünülmektedir. Çok kedili ortamlara giren hemen hemen tüm kediler FCoV ile enfekte olurlar. FCoV partikülleri ağız yolu ile alındıktan sonra 24 saat içinde tonsiller ve ince barsaklarda bulunabilir. Bu kediler yaklaşık 1 haftada serolojik olarak pozitiftirler. Takiben 14 gün içinde de sekum, kolon, mezenterik lenf nodülleri ve karaciğer enfekte olur, 2-4 hafta içinde FCoV’a karşı antikor oluşmaya başlar. Enfekte kediler, 2 gün gibi kısa bir sürede de dışkıları ile etkeni yaymaya başlarlar.
FIP Belirtileri – FIP iki formda görülür:
Yaş form:
Daha tehlikelidir. Damarlarda deformasyon yapıp sıvının karın ve göğüs boşluğunda birikmesine neden olur. Karında gözle görülebilecek oranda büyüme olur. Nefes almada anormallik vardır. Sık sık nefes alır.
Kuru form:
Kuru FIP’li kedilerde aralıklı ateş ve iştahsızlık haftalarca devam edebilir. Klinik muayenede üveitis, böbreklerde düzensizlik ya da mezenterik lenf nodüllerinde büyüme, karaciğerin etkilenmesi halinde sarılık saptanabilir. Kedilerin bir kısmında nörolojik belirtiler şekillenir, belirtiler genellikle sinir sisteminde etkilenen bölgeyi, meningitis ya da obstrüktif hidrosefalusu yansıtır. Ataksi, nistagmus, reflekslerin kaybı, vestibular ataksi gibi nörolojik bulgular gözlenir. Kuru FIP’te retinal vaskülitisin şekillenmesi destekleyici diğer bulguların varlığında, tanı açısından çok belirgin olarak değerlendirilebilir.
FIP Tanısı
Hemogram testinde; anemi görülür. Lökositler başlangıçta düşüktür daha sonra yükselir. Nötrofiller yüksek , lenfositler düşüktür.
Serum biyokimya testinde; çoğu vakada total protein yükselir, albümin düşükken globülin yükselmiştir. Böbrek değerleri ve karaciğer enzimlerinde yükselme görülebilir.
Sıvı analizi; karın ve göğüs boşluğundan alınan sıvılar öncelikle hücresel ve total protein içeriği açısından incelenmelidir. FIP’te sıvı açık-koyu sarı renkli, yapışkan ve yoğundur, çoğunlukla fibrin parçaları içerir. Buzdolabında bırakıldığında pıhtılaşır. Total protein oranı yüksektir.
Test; kan serumu örneğinden veya karın boşluğu ve göğüs boşluğundan alınan sıvı örneğinden Elisa Antikor testi yapılır. Bu test Coronavirus saptamaktadır. Bu testin pozitif ya da negatif olması Fip hastalığı ile ilgili kesin bir sonuç oluşturmaz. Kesin teşhis için klinik bulgular ve diğer tanı yöntemleri birlikte değerlendirilmelidir.
Kedi FIP Tedavisi
FIP için uygulanan etkin bir tedavi yoktur. Veteriner hekim kontrolünde genel kortikosteroidler ve siklofosfamid kullanılarak klinik bulgular minimalize edilir. Kedi interferonu ile glukokortikoidlerin birlikte uygulanması umut veren bir yeniliktir. FIP’in tedavisine ilişkin bazı kişisel denemeler pentoksifilinin yararlarını ortaya koymaktadır. Karın ve göğüs boşluğunda sıvı birikimine karşı diüretikler kedide rahatlama oluşturacaktır.